Baba sevgisinde asıl tehlike babanın zahiren var olması ama sevgisini hissettirmemesidir.
Aile içindeki ana(!) görevlerden hangileri babalara aittir?
En önemlisi, çocuğun sevgi deposunu dolu tutma vazifesidir.
Sevgi. En önemlisi budur. Çocuk hem annenin hem babanın sevgisini hissetmelidir. Birinin eksikliğini diğeri, çok zor kapatır. Çocuklarını yetiştirirken tek başına mücadele eden insanlar, bunu o kadar iyi bilir ki… “Çocuklarıma hem anne hem baba oldum!” diye ifade ettikleri hakikat işte budur.
Asıl tehlike, babanın zahiren (görünürde) var olması ama sevgisini hissettirmemesidir. Bakın, baba çocuklarını sevmiyordur demiyoruz. Seviyordur ama bunu ifade etmekte zayıf kalıyordur. Baba sevgisinden ve ilgisinden mahrum kalan ve bu ihtiyacı bilinçli bir başka veli veya akraba tarafından da zamanında giderilmeyen çocuk, gençliğinden itibaren büyük hatalara düşebilir. Bu çocuk, içindeki boşluğu doldurmak için yanlış yerlere yönelebilir.
Kabul görme ihtiyacı karşılanan, küçücükken babası sayesinde kendini değerli hisseden çocuk ise ergenlik çağında büyük hatalara düşmez. Kendinden yaşça büyük insanların yanlış davranışlarından, kendini çok daha iyi korur. Çünkü onun sevgi deposu doludur, şefkat ihtiyacı, zamanında babası tarafından karşılanmıştır.
Akla gelecek ilk şey
Çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak denince akla gelen ilk şey, manevi ihtiyaçlar olmalıdır. Asıl görevinin, çocuğun masraflarını karşılamak, mesela ona güzel bir çocuk odası hazırlamak olduğunu düşünen baba, büyük yanılgı içindedir. O odaya, babanın gölgesi düşmelidir. “Gölgesi yetiyor!” denilen babalar, “Allah, başımızdan eksik etmesin!” duasına layık babalar, varlığını ve sevgisini her daim hissettirenlerdir.
Sevgiyle irtibatlı olan güven duygusu da bebeklikten itibaren gelişir. Aslında ademoğlu “güven”in nasıl bir şey olduğunu, hayatının ilk yıllarında öğrenir. Anneye, babaya o kadar güvenir ki… Hiçbir şey için endişeye mahal yoktur. Uykusuzluk, annenin kucağında son bulur. Sıkıntılar, babanın kollarında yok olur…
Çocuk, hayatı boyunca birçok kişiyi ve şeyi sevecek, birçok kişiye güvenecektir. Yanlış kişilere itimat duymaktan ve yanlış şeylere muhabbet etmekten onu koruyacak olan irade, zamanında gönül deposunun doğru ellerle doldurulmasıyla güç kazanır.
Ebeveyn, her fırsatta çocuğa “Senin farkındayız, yanındayız, seni seviyoruz, sana güveniyoruz, bizim için önemli ve değerlisin…” mesajlarını sözle ve davranışla iletebilir. Bunu anne-baba ayrı ayrı yapmalıdır. Özellikle de baba… “Ebeveyn”, Arapça “eb” kelimesinin tesniye (ikil) hâlidir ve “eb” baba demektir.
Baba çocuğunu görmezden gelemez
Bir baba için çocuğu önemli midir? Önemliyse, çocuğunun nelere kıymet verdiğini de önemser. Çocuğunun önceliklerini öğrenir. Varlığının farkına varılmaması, yokluğunun fark edilmemesinden daha fazla üzer insanı. Baba, çocuğunu görmezden gelemez. Çocuğunun farkına varır ve onun güzel yönlerini görür, görür ki o da babasının dikkatini çekmek için olumsuz şeyler yapmak zorunda kalmasın. Çocuğu yanlış yaptığında onu rencide etmez, yapılan hatanın telafisi için çocukla işbirliği yapar.
Baba çocuğuna, onu sevdiğini açıkça ve sıklıkla söyler, söylemelidir. Bu sevgi, çocuk şöyle ya da böyle davrandığı için değil, yalnızca onun çocuğu olduğu ve yarınları emanet edeceği içindir. Çocuk, fizikî teması önemsiyorsa ona göre davranır. Hediye alınca havalara uçan bir çocuğa sahipse o yolla da sevgisini gösterir.
Asıl sevgi
Çocuğa zaman ayırmak, hayatta ona yer açmak demektir. Bu zamanı faydalı faaliyetlerle taçlandıranlar; bir kitabı değerlendirir, bir konuyu tartışır, evde deneyler yapar, dışarı çıkıp müzeleri gezer, mevsiminde ağaç diker. Baba, kendisini her hâliyle kabullendiğini çocuğuna söylerse bu onun her hâlini güzelleştirir. Asıl sevgi budur.
Aile anlayışına ve toplumdan topluma farklılık göstermekle birlikte temel bazı görevlerin anne ile baba arasında taksim edildiği olur. Birçok ailede, yemeği kimin hazırlayacağı da çöpleri kimin atacağı da bellidir. Çocukla ilgili vazifeler de az çok böyledir. Fakat çocuğun kişilik özelliklerini etkileyecek hususlarda hem anneye hem de babaya düşen ortak bazı görevler vardır ki bu konuda her ikisi de üzerine düşeni ayrı ayrı yapmak zorundadır.
Bir babanın yokluğunda, anne ya da başka biri, o boşluğu doldurmak için hususi gayret sarf ederse, çocuk yine kendini güvende hissedecektir. Sevgiden kaynaklanan bir güven…
Güvenli bir liman…