Kokular hafızaya derin izler bırakır. Her koku, bir hatırayla anımsanır. Kokusuna bayılarak ağza atılan çilek, zihinde sadece meyve değil, memlekettir. Baharda yeşeren toprağın kokusu, her şeye yeniden başlama ümididir. Evi saran çorbanın kokusu, annedir. Hanımeli ise, gönüllere dokunan, Sıddık-ı Azam radıyallahu
an-zâtihi’l-ethar Hazretleri’nin vücudu şeriflerinin kokusudur.
Hanımeli, sıcak günleri burcu burcu kokutan bir yaz çiçeğidir. Bağların bitiştiği, komşulukların pekiştiği mahallelerde kireç boyalı bahçe duvarlarından sarkan sarmaşıklarıyla; gözlerin şenliğidir. Bir sokakta hanımeli varsa, kokusunu sokağın başından duyarsınız. Kokunun kaynağını fikreder, yanına varırsınız.
Hanımelinin ince ince dalları, rüzgârda keyfince süzülür. Geleni geçeni çağırır, yanında mutlaka durdurur, sanki el sallar kendince. İçiniz sıkılmışsa, hanımelinin müşfik kokusuyla ferahlarsınız. Dokunmaya kıyamazsınız, koklamaya doyamazsınız. Hele yaz yağmuru çiseliyorsa ve tefekkür halindeyseniz; kokuyla beraber rahmete de doyarsınız. Biraz kirpikleriniz nemlenir, biraz hanımeli, biraz da gönlünüz…
Hanımelinin ziraî tarafı
Hanımeli çalı-sarmaşık türünde, beyaz ve sarı çiçekler açan, kokusu keskin bir bitkidir. İki yüze yakın çeşidiyle asıl vatanı olan Çin, Avrupa ve Kuzey Amerika’da sıklıkla görülür. Ülkemizde de şartların uygun olduğu yerlerde yetişir.
Hemen her toprağa uyum sağlayabilen dayanıklı bir bitki olsa da pH 4,5-8 aralığındaki topraklarda yetişmeye daha elverişlidir. Zengin humuslu topraklarda en güzel haliyle yetişir ve çiçek açar. Toprağı kuruduğunda sulanması, toprağın orta nemde kalması, hanımeli için doğru sulama şeklidir.
Sarmaşık türü, yarı gölgeyi; çalı türü ise güneşi sever. Hanımeli, hangi türde ve büyüklükte olursa olsun, havadar bir yere dikilmelidir. Zarif çiçeklerinin aksine, oldukça sağlam bir gövdesi olan bitki, 6-7 metreye kadar uzayabilir. Sonbaharda çiçek döktükten sonra kış sonuna kadar budaması yapılmalıdır. Yetişkin bir hanımeli, yaz akşamları yarı karanlıkta bile çiçeklerin güzelliği ve ışıldayışıyla seçilir.
Zarafeti, isminde gizli
Sarmaşık sınıfına giren hanımelinin bilimsel adı “Lonicera Periclymenum”dur. Sık bilinen ismi hanımeliyken, bazı yörelerimizde bu bitkiye “bal çiçeği” de denir.
Bir çiçek düşünün; koklamak ve seyreylemek dışında balını da tadıyorsunuz. Köyde yetişip büyüyen çocuklar iyi bilir ki, hanımelinin antenimsi kısmının ucundaki bir miligram bal, her şeyden tatlıdır.
İnce, uzun, kibar dallarıyla ve tıpkı ahlâkı güzel bir hanım gibi bulunduğu yeri güzelleştirmesiyle bu çiçeğe “hanımeli” denmiştir. Daha doğduğumuz andan itibaren bizi kundağa saran, giydiren, kuşatan bir hanımın elidir. Hırkanızdaki ilmek, önünüze konan yemek, size verilen nice emek, bir hanımın elindendir. Yufka açan emektar parmaklarının her çizgisinde mahareti ve metaneti okuduğunuz bir hanımın elidir.
Annenizse zorlukta tuttuğunuz, hürmetle öptüğünüz, refikanızsa muhabbetle sardığınız, kız çocuğunuzsa düşmesin diye sıkıca kavradığınız, bir hanımın elidir. O ellerin değdiği yerde kuşlar cıvıldar, sular çağlar.
Hanımeli çiçeğinin kokusuyla mest olduğunuz bir anda, hayatınıza dokunan hanım annelerin ellerini de hatırlayın. Hatırlamak vefanın başı, vefa ise güzel ahlâkın göstergesidir.
Hem gönle hem bedene şifadır
Hanımelinin tabiatta bulunan pek çok çeşidi olmakla birlikte, bunlardan bazıları zehirlidir. Tüketileceği zaman bilinen bir bahçeden veya aktardan tedarik edilmelidir. Düzenli kullanımda vücuda faydalarını şöyle sıralayabiliriz:
• Vitamin değeri yüksek olduğundan, bağışıklık sistemini güçlendirir. Yenilebilir türlerinde yetişen çitlembik şeklindeki meyvesi, vücut direncini artırır.
• Antioksidan etkiye sahiptir. Çiçeklerinden yapılan çay, vücudu hastalıklardan korur.
• Diyabetin etkilerini hafifletir. İnce, uzun kısımlarından elde edilen özler, kan şekerini dengelemeye yardımcı olur, insülin direncini düşürür.
• Mide enzimlerini düzenleyerek mide fonksiyonlarının ideal düzende çalışmasını destekler. Böylece mide hastalıklarını önler.
• Bağırsakları parazitlerden korur, karaciğer enzimlerini kontrol altına alır.
• Hücre onarıcıdır. Ciltteki çatlak, kızarık, kaşıntı gibi durumlar için hanımeli çiçeği yağı sürülebilir. Bu yağ, ölü deriyi atar ve ciltte iltihap oluşumunu önler.
• Rengi, rayihası, ışıltısı ile iç açıcıdır. Tüketilmese de bahçenizde veya balkonunuzda bulunursa size güzel enerji verir.