Sosyal Medya Nasıl Bağlıyor?

Sosyal medya mecralarının tek bir hedefi vardır, o da kişilerin sitede daha çok vakit geçirmesini sağlamak. Bütün mühendislik hesapları bu yönde kurgulanır, kullanıcı deneyimine yönelik bütün testler bu çerçevede geliştirilir. Siz tek bir fotoğrafa veya videoya bakıp gitmeyi düşünüyor olsanız bile, bir süre sonra oradan ayrılamadığınızın farkına bile varmazsınız. Çünkü mevcut tasarım ve öneriler sizi öylesine kuşatmıştır ki, o akışta kaybolmuşsunuzdur. Böylelikle hedeflenen gerçekleşmiştir.

Alışkanlık, “hiç düşünmeden yapılmaya başlanan davranışlar bütünü” diye tanımlanabilir. İnsanların internete ve sosyal medyaya kolayca erişebiliyor olması, sürekli paylaşımlara dayanan veri akışı ve artan internet hızı, telefon alışkanlığını değiştirdi.

Akıllı telefonlar sayesinde internet cepte taşınıyor. İnsanlar, aklına bir soru takıldığında hemen Google’a girip arama yapıyor, vakit geçiriyor. Basitçe bir soruda bile hemen Google’da arama yaparak cevabı bulabileceğini düşünüyor. Hiçbir çaba sarf etmeden her bilgiye erişmek, okumanın, öğrenmenin ve ezberlemenin boş olduğuna dair düşüncelere yol açıyor.

İnsan hayatına yerleşen bu alışkanlıklar ilerledikçe bir çeşit bağımlılığa dönüşüyor. Sosyal medyada fotoğraf ve video paylaşmadan duramaz hale geliyor insanlar, en mutlu gününden en hüzünlü anına kadar her şeyi sosyal medyadan ilan ediyorlar. Günler geçtikçe bağımlılığın dozu artıyor.

Bağımlılığın basamakları

1-Herkesin orada olması

Bu bağımlılığın en önemli basamağı tanıdığınız ve tanımadığınız bütün insanlara ulaşabileceğinizi düşünmenizdir. Listenizde binlerce arkadaşınız vardır, her zaman onlara mesaj atabilirsiniz, onlarla istediğiniz şeyi paylaşabilirsiniz. Bu düşünce sayesinde siz de tanıdığınız kişileri bu mecraya davet eder ve katılmalarını sağlarsınız. Artık herkes oradaysa, tamamen ayrılmanız o kadar da kolay olmayacaktır.

2-Paylaşmak ve ilgi

Paylaştıkça daha çok ilgi görürsünüz. Beğenenler, beğenmeyenler, yorum yazanlar sizi daha çok içerik paylaşmaya sevk eder. Kendinize güveniniz artar. Kendinizi gerçekten farklı olarak yansıtabiliyor olmanın da ayrı bir cazibesi vardır. Siz de başkalarını takip edersiniz, beğenirsiniz, yorumlar yazarsınız. Belli bir süre daha çok beğenilmek için kişisel mahremiyetinizi önemsemez hale gelirsiniz.

3-İçeriklerin saklanması

Gerek kullandığınız e-posta siteleri (Gmail, Yandex, Hotmail vs.), gerekse sosyal medya mecralarının tamamı, yazışmalarınızı ve paylaşımlarınızı süresiz olarak muhafaza eder. Siz bu platformları ne kadar sık kullanırsanız, onları terk etmeniz de o kadar zorlaşır. Çünkü yıllardır o kadar çok şey yazdınız, çizdiniz, fotoğraf ve video eklediniz ki, artık sizin için dijital bir depolama ortamına dönüştüler. Bunları başka yerlere aktarmak ise sanıldığı kadar kolay değildir. Bu da sizi bağımlı hale getirir.

4-Alışkanlık

Sosyal medya siteleri her bir kullanıcısını daha iyi tanıyabilmek için sürekli yeni teknolojiler geliştirir. Bugün Facebook, sizin davranış özelliklerinizi yaptığınız 70 beğeni ile arkadaşınızdan, 150 beğeni ile ailenizden, 300 beğeni ile eşinizden ve bir miktar daha fazlasında ise kendinizden bile iyi tanımlayabilecek şekilde bir sisteme sahiptir. Her girişinizde en beğendiğiniz içerikler, resimler, fotoğraflar karşınıza getirilir. En çok ilgilendiğiniz ve etkileşimde bulunduğunuz kişilere dair sonuçları daha ön planda görürsünüz. Telefonda sürekli bildirimler alırsınız, bakmadan duramazsınız. Gün geçtikçe hesabınızı kontrol etmeden duramaz hale gelirsiniz. Neler olup bittiğini sürekli oradan takip etmeye başlarsınız. Devamlı tekrarlanan, gün be gün takip edilen, akıp giden o içerikler sizde vazgeçemeyeceğiniz alışkanlıklar oluşturur.

Bağımlılık kancasından nasıl kurtulabilirsin?

Bağımlılık kancasından kurtulmak için en başta bağlı olduğunu kabul etmen gerek. Sonra kendini geliştirecek şekilde değiştirme, gerekiyorsa çevreni de değiştir.
……………………………………………………….
• Kendinizi bir iç muhasebeye tabi tutun. O platformu kullandığınız süre boyunca faydalı neler yaptığınızı sorun.
• Sizi takip eden veya listenize eklediğiniz herkes sizin arkadaşınız değildir. Sahte hesaplarla sizi takip eden kötü niyetli kişiler de mutlaka vardır. Siteden uzak kalmanız, arkadaşlarınızı terk etmeniz anlamına gelmez.
• Arkadaşlarınızla yazışmalarınızı bu mecralar üzerinden yapmak yerine, doğrudan arayarak veya mesajlaşarak kullanım sürenizi azaltabilirsiniz.
• Sosyal medya ortamlarının insanları manipüle etmek ve yönlendirmek için en uygun ortamlar olduğunu asla unutmayın. Buralarda paylaşılan şeylerin size bir şey katmaktan çok, sizden bir şeyler götüreceğini bilin.
• Hem reklam, hem de dolandırıcılık için kullanılabileceğini düşünerek şahsi bilgilerinizi başkalarının eline bırakmayın.
• Orada geçirdiğiniz süreleri yavaş yavaş azaltın. Kimin neyi nasıl yaptığından ziyade, kendinizi nasıl geliştirebileceğinize odaklanın.
• Zamanınızı daha iyi değerlendirmek için kitap ve dergi okumaya ağırlık verin.

Exit mobile version