Çantada Gençlik
Zorluğu aşan cümleler
- Büyük işler daima el birliği, iş birliği yapmak suretiyle meydana getirilir, kolaylaşır. Şahıs halinde büyük bir iş vücuda getirmek zordur, hatta birçok kere imkansızdır. Mesela, mürekkep olmasa, kalem ne yazacağını, nasıl yazacağını bilemez, şaşırır kalır. (Muallim Naci)
- Akıllı kişi, her işte bir kolaylık, bir çıkar yol gözetir; halli mümkün olmayan işlere körü körüne teşebbüs etmez. (Sâmî)
- Zor olan, gönülleri hoşnut edebilmektir; yoksa hatır ve gönül kırmak kadar kolay şey olmaz. Dülger, bir yıl emek çekerek yaptığı bir binayı, kazmayı eline alır almaz, bir günde yıkar, yerle bir edebilir. (Râşid)
- Zaman müsait olunca zemin kolay bulunur.
Bütün Canlıların Kanı, Kırmızı mı?
Damarlarımızdaki sıvının kırmızı olmasına sebep olan, vücudumuzdaki “hemoglobin” adındaki bir proteindir. Bu protein, oksijeni bütün dokulara ulaştırırken, karbondioksiti de akciğer yoluyla dışarıya atmamızı sağlar. Kanımızdaki demir atomları ile oksijenin birleşmesiyle damarlarımızda dolaşan sıvı kırmızılaşır. Bütün canlılarda hemoglobin bulunmaz. Mesela bazı canlılarda “hemosiyanin” bulunur. Bu, hemoglobinden farklı olarak bakır içerir. Kandaki bakır atomları oksijenle birleşerek kanın mavimsi bir renk almasını sağlar. Örümcek, ıstakoz, ahtapot gibi canlıların kanı mavidir. Bazı canlılarda da “klorokruorin” mevcuttur. Oksijenle temas ettiği zaman kan, yeşilimsi renge bürünür. Birçok deniz canlısının da kanları mordur. Bunun sebebi, hemoglobine oranla çok daha az oksijen taşıma kapasiteli, bir diğer kimyasal olan “hemoeritrin”
molekülleridir.
Kötü Hafızanın Sorumluları
- Kötü hafızanın birinci sorumlusu, dikkatsizliktir. Düşüncesini yoğunlaştırabilen kişi, konuya konsantre olabilir. Dikkat edilmeden dinlenen bilgiler hemen unutulur.
- Kötü hafızanın ikinci sorumlusu, özgüven azlığıdır. İnsan beyninde biyolojik bir saat vardır. Eğer o saate bilerek ve irade ederek sabah 07.00’de kalkacağınızı söylerseniz; öyle programlamış olursunuz. Kolumuzdaki saat kadar hafızamızdaki saatimize güvenirsek, bizi yanıltmaz.
- Kötü hafızanın üçüncü sorumlusu, önem vermemektir. Unutulan bilgiler, genellikle o kişi tarafından önemsenmeyen bilgiler olacaktır. “Unuttum” demek mazeret olmaz, çünkü o konuya önem vermediğiniz anlamına gelir.
- Kötü hafızanın bir sebebi de duygusal boyutunun ihmal edilmesidir. Kelimeler ve heyecan beraber öğrenilirse kolay unutulmaz. Merak hissi, duygusal gücü artırır. Bunun için, “Merak, ilmin hocasıdır.” denilmiştir.
- Kesinlikle unutmamanız gereken bilgileri not edin. Aldığınız notları zaman zaman tekrar ederseniz, bilgiler kalıcı hafızaya işlenir.
- Kötü hafızanın önemli sebebi, bilgilerin kullanılmamasıdır. Zihinsel uyarıcıların çok olduğu, bilgilerin tekrar edildiği bir beyinde, unutkanlık olmaz. İnsan beyni “kullan ya da kaybet” kuralı ile çalışır. (Kendinizle Barışık Olmak)
Kitaplar
Abbasi halifelerinden bir zat, sohbet ve muhabbet etmek için devrin ileri gelen bir âlimini saraya davet eder. Görevli şahıs, bu durumu bildirmek üzere âlimin evine gider. Onun, etrafını kuşatan kitapların ortasında oturduğunu görür, şaşırır. Âlimi o halde biraz seyrettikten sonra seslenir:
– Efendim, halife hazretleri sizleri sarayına davet ediyor.
– Halife hazretlerine söyleyiniz. Şu anda yanımda bulunan ilim, irfan ve hikmet ehli bir grup insanla sohbet ediyorum.
Burada işim bittikten sonra müminlerin emirinin davetine icabet edeceğim.
Görevli, saraya döner, bu sözleri halifeye nakleder. Halife, merakla sorar:
– Kendisini bu kadar etkileyen âlimler acaba kimlerdi? Saray görevlisi, “Efendim, yanında kimse yoktu.” deyince halife iyice meraklanır:
– Onu şu vakitte mutlaka saraya getir!
Vakit dolar. Halife, huzuruna apar topar çıkarılan âlime sorar:
– Sizi, bizim yanımıza gelmekte geciktiren âlimler kimlerdi?
Âlim tek kelimeyle cevap verir:
– Kitaplar!
Yeni bir hikayeye başlamak mı daha zordur
Yoksa yarim kalan hikâyeyi bitirmek mi?